Bu günlerde Ulus olarak en çok ihtiyaç duyduğumuz şey, birbirimize tahammül etmemiz, farklılıklarımızla bir arada yaşamaya gayret etmemizdir.
Bunu öğreneceğiz, ya da öğreneceğiz. Başka seçenek düşünmek bile istemiyoruz.
* * *
Kendimizi hata yapmayan, bizim dışımızdaki herkesin hata yapabileceğini düşünen herkes ciddi bir rahatsızlıkla karşı karşıyadır.
Toplumsal cinnetin temelleri bu rahatsızlıklarla atılmaktadır.
Bizler bu farklılıklarımız ile birlikte, bir arada yaşamayı başarmak durumundayız.
* * *
Eksikliklerin dillendirilmesi başka bir şey, toplumu birbirinin karşıtı guruplara ayırmak başka bir şeydir.
Özellikle demokrasi sınavı verdiğimiz bu günlerde, bizim gibi düşünmeyenleri hain ilan etmek doğru değildir. * * *
Günlük yaşantımızda kullandığımız ve birbirimizi anlamamıza yardımcı olacak önemli cümleler var.
Bu cümlelerin söylenmesi zorda değil.
Örneğin;
-En önemli altı kelime, “Evet ben hata yaptığımı kabul ediyorum.” Herkesin hata yapabileceğinin ifadesidir.
- En önemli beş kelime, “Aferin iyi bir iş yaptınız.” Birbirimizi ödüllendirmektir.
- En önemli dört kelime, “Bu hususta düşünceniz nedir?”Herkesin düşüncesine saygı saklıdır.
- En önemli üç kelime, “Eğer izin verirseniz…”
- En önemli iki kelime, “Teşekkür ederim”
- En önemsiz bir kelime, “Ben “
- En önemli bir kelime ise, “Biz” imiş…
* * *
Her gün televizyonlarda halka hitap etme şansını yakalamış siyasetçiler ve diğerleri, bu anlayışın yayılmasına öncülük etseler, sorunlarımız çözülemese bile bir hoş görü ve anlayışın egemen olduğu yaşama tarzına geçmiş oluruz.
Uygarlığın, medeniyetin ve demokrasinin evrensel değerlerini yaygınlaştırma görevi hepimizin görevi olmalıdır.